Raporda, 2023’ün ilk 6 ayında “beyaz kod” sistemine 9 bin 35 adet sağlıkçının başvurduğu ve 7 bin 66 başvurunun da hukuki yardım kapsamında değerlendirildiği belirtildi. Türk Tabipleri Birliği (TTB), bu rapordan sonra beyaz kod verisi paylaşmayan bakanlığa şiddet verilerinin paylaşılması istemiyle bir yazı yazdı. Yazıya yasal süre içinde yanıt verilmemesi üzerine konu, idare mahkemesine taşındı. Ankara 6. İdare Mahkemesi, 19 Ekim 2022 tarihli kararında, beyaz kod verilerini istemenin TTB’nin görev tanımı kapsamında, verileri paylaşmanın ise Sağlık Bakanlığı’nın sorumluluğu gereği olduğuna hükmetti.
BİR CÜMLELİK YANIT
TTB, mahkeme kararı üzerine 21 Temmuz 2023’te bakanlıktan bir kez daha beyaz kod verilerini istedi. Bakanlık, TTB’nin istemini yine yanıtsız bıraktı. Bunun üzerine TTB, 29 Eylül 2023’te idare mahkemesine ikinci kez dava açtı. Ankara 17. İdare Mahkemesi de 29 Şubat 2024 tarihli kararında TTB’yi haklı bularak bakanlığın yükümlülüğünü anımsattı. İkinci mahkeme kararı sonrası Sağlık Bakanlığı tarafından TTB’ye bir yanıt yazısı gönderildi. Yazıda sadece bir cümle ile fiziksel şiddet bildirim sayısı ile bu bildirimlerin kaçının hangi sağlık kuruluşlarından yapıldığı yer aldı. Bildirimlerin tarih aralığı, cinsiyet dağılımı, fiziksel-sözel ayrılığı gibi TTB’nin ayrıntılı olarak yanıt istediği soruların hemen hemen tümü yanıtsız bırakıldı.
‘MÜCADELEYİ ENGELLİYOR’
TTB, yanıtın idare mahkemesi kararlarına aykırı ve ciddiyetten yoksun olması üzerine 10 Mayıs’ta bakanlığa bir yazı daha yazdı. Beyaz Kod Uygulaması Genelgesi uyarınca çağrı merkezinin arşiv ve kayıtlarının düzenli tutulması, raporlamalar yapılması, ilgili birimlere aylık ve yıllık veriler gönderilmesi gerektiği anımsatılan yazıda, bu raporların eksik paylaşılmasının, “yargı kararlarına uymama” anlamına geldiği vurgulandı.
‘BAŞARISIZLIKLARINI GİZLİYORLAR’
TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede “Bakanlık, 18 ay için fiziksel şiddet rakamını 5 bin 100 gibi veriyor. 18 ayın içinde ne kadar aylık döneme ait bu 5 bin 100. Bunu belirtmiyor. Dökümünü yapmıyor. Şiddet hangi alanlarda olmuştur, kaç tane sözel şiddet vardır? Sözel şiddetin de belirtilmesi gerek” dedi. Ayrıntılı beyaz kod verilerinin 2019’da da mahkeme kararıyla aldıklarının altını çizen Bulut, “Dökümleri vardı. Şimdi mahkeme kararına uymamak için yüzeysel bir rakamla geçiştiriliyor. Bakanlık sağlıkta şiddetle ilgili verilerin yayımlanmasından çekindiği için gizliyor. Şiddetle ilgili tüm verileri bakanlığın izlemesi ve meslek örgütleriyle paylaşması gerek” ifadelerini kullandı. Bulut, “Bakanlığın şiddeti önlemeye yönelik ciddi bir çalışması yok. Nasıl ki depremde ölüm rakamlarını, COVID-19 pandemisinde verileri gizlediler. Başarısızlığın görülmemesi için gerçek rakamları gizliyorlar” diye konuştu.